Her yıl Haziran ayında milyonlarca öğrencinin ve ailesinin yüreği aynı anda çarpar: LGS... Bu üç harf, sadece bir sınavı değil, aylar süren emeği, uykusuz geceleri, hayalleri ve kimi zaman da kaygıları temsil eder. Sekizinci sınıf öğrencileri için bu süreç sadece ders çalışmakla sınırlı değil; aynı zamanda büyümek, sorumluluk almak ve hedef koymakla da ilgili. Bu yüzden LGS'yi yalnızca bir sınav olarak görmek, hem öğrencilerin hem de velilerin bu yolda ihtiyaç duyduğu desteği eksik bırakmak olur. Sevgili öğrenciler; sona yaklaşırken yorgun hissetmeniz çok normal. Ama unutmayın, bu bir maraton ve siz bitiş çizgisine çok yaklaştınız. Bugüne kadar gösterdiğiniz emek, her sayfa, her deneme, her yanlışınız sizi bugünkü halinize getirdi. Artık pes etme değil, kendinize güvenme zamanı. Sınav günü sadece bilginiz değil, inancınız da size yol gösterecek. Siz zaten hazırdınız, sadece son adımları sağlam atmanız gerekiyor. Değerli veliler, sizler de bu sürecin görünmeyen kahramanlarısınız. Evdeki sessizlikler, erken uyanmalar, destek cümleleri... Hepsi çocuklarınızın omzundaki yükü hafifletmek için. Ancak sınava birkaç hafta kala en çok ihtiyaç duydukları şey, sevildiklerini ve her koşulda kabul edildiklerini hissetmek. Onlara "başarılı olmalısın" değil, "senin yanındayım" demek, belki de bu süreçte verebileceğiniz en büyük destektir. LGS, elbette önemli bir sınav ama hayattaki tek belirleyici değil. Bu süreçte kazanılan disiplin, sabır ve azim; sınavdan çok daha kalıcı değerler. Öğrenciler ve aileler olarak el ele verdiğinizde, bu yolculuk yalnızca bir sınav hazırlığı değil, birlikte büyümenin de bir parçası olur. Unutmayın, her emek karşılığını bir şekilde bulur; bazen bir okul formunda, bazen de karaktere işlenen bir güç olarak. Hepinize gönülden başarılar!